Gerek mühendislik alanında, gerekse fiziksel ürünlerin ortaya çıktığı başka alanlarda, telif hakları ve patentler aracılığıyla eser ve fikir sahiplerinin hakları korunmaktadır. Şirketler, fikir üreten kişilerden ya da birbirlerinden, gerekli şartları  sağlamak kaidesi ile patent alabilirler. Elbette ki, tek bir dilde ya da tek bir dili konuşan bir toplumun tekelinde gelişmiş bir teknolojiden söz etmek mantıksız olacaktır. Örneğin otomotiv ve makine sektöründe Almanya ve Almanca çeviri daha çok gerekirken, söz konusu alan elektronik ürünler olduğunda İngilizce çeviri ve Korece çeviri de aynı oranda değerli hale gelir.

Patent çevirisi, kendi içinde de alanlara ayrılır. Eğer üretilmiş ya da getirtilmiş olan ürün yeni ise patent ya da faydalı model çevirisi olarak adlandırılan işleme tabi tutulur. Bu çeviri teknik özellikleri içerecek şekilde yapılır. Bir başka alanı olan marka Çevirisinde ise sahip olunan ya da satın alınacak/temsil edilecek ürün veya hizmete dair slogan, logo, işaretler vb. konularda çeviri yapılır. Ayrıca unvanların denk oldukları karşılıklara çevirisi de bu alanın konuları arasındadır. Endüstriyel tasarım çevirisi ya da dizayn çevirisi olarak adlandırılan çeviriler ise ürünlerin dış görünüşünü ve marka bilinirliğini korumaya yönelik patentlerin çevirisini konu eder. Bu alanın terminolojisi Faydalı Ürün Patentinden daha farklıdır. Bir diğer önemli alt dalıysa yerel/özel tescil çevirisi ya da coğrafi işaret Tescili çevirisi de denilen, özel bir bölgede üretilen, başka bir yörede bulunmayan, ya da bir bölgenin şöhret kazanmış ürünlerinin patent ve tescilleriyle ilgilenen dalıdır. Bu alanda özellikle küreselleşmesini tamamlamamış, daha ufak ülkeler ile küresel pazarda tek markayla popüler olmuş ülkelerin dilleri oldukça sık gerekir: Avrupa’da Rumence çeviri, Polonyaca çeviri, Hırvatça çeviri gibi yetenekler bu alanda çok sık gerekli olur.

Yorum Yapın